13 Şubat 2014 Perşembe

American Hustle

Sanırım bundan sonra Oscar/Golden Globe ödüllü/adayı filmleri gördüğüm anda arkama bakmadan uzaklaşıcam. Hayır jürinin kriterleri ne kesinlikle anlamıyorum. Oyunculuklar kötü, senaryo kötü,kurgu kötü, kıyafet/makyaj kötü.. Acaba sonunda şaşırtacak bir şeyler olur mu merakıyla (ki olmadı) kendimi izlemeye zorladığım vasatın da altında bir film. Nasıl bu kadar abartılıp göklere çıkarıldı aklım almıyor. Tek kelimeyle OVERRATED..Ya da ben bu sinema olayından gerçekten hiç anlamıyorum. Benim için bu film Christian Bale ve Bradley Cooper'ın gözden düşüşüdür. 

31 Aralık 2013 Salı

La meglio gioventù / The Best Of Youth

 6 saatlik dolu dolu, mükemmel bir film ama yazacak hiçbir şey bulamıyorum..Sadece bende fazlasıyla derin bir melankoliye sebep olduğunu söyleyebilirim sanırım. Hayatın filmi..kesinlikle izlenmeli..

25 Aralık 2013 Çarşamba

The Fall


2006 yapımı olan bu filmi izlemekte bu kadar geç kaldığım için öncelikle kendimi esefle kınıyorum. Arada geçen bunca zamanda izlediğim filmleri de tamamen zaman kaybı sayabilirim hatta. Böyle bir film olamaz diye düşünebilirdim ta ki bu filmi görene kadar. Sanki filmin yönetmeni Tarsem Singh (ki yönetmenin bir Indian olduğunu bilmeden izledim ama yine de çekmiş işte demekki bir şeyler beni) değil de Salvador Dali.. Öylesine bir gerçeküstücülük öylesine bir büyüleyicilik..işte bu da kanıtı..

Film başlı başına bir görsel şölen sanki. Ayasofya da dahil birçok mekan bunu sağlamada büyük etken tabi. Detaylar,geçişler mükemmel.. 
Bunların dışında film sanki hayatın ta kendisi. kırılmalar,pes edişler, yeniden umut etmeler.. pek çok duyguyu bir arada yaşatıyor. Öyle bir an geliyor ağlamaktan gülmeye hangi ara geçtiğinizi anlamıyorsunuz.
Oyunculuklara zaten söyliycek söz yok. Hayır  anlamıyorum bu kadar küçük çocuklar nasıl oluyor da oyunculuk konusunda bu kadar başarılı oluyor. Beş yaşındaki velet koskaca beni nasıl ağlatabiliyor. Lee Pace'e ztn yorum yapmıyorum. Kendisi için izlemiştim filmi. Ama gerçekten beklentimin de üstündeydi. Rol değil sanki kendisiydi izlediğim.  "There is no happy ending with me" derken mesela içime işlemiştir.
Velhasılı kelam son zamanlarda,ki uzunca bir süreyi kapsayan bir zaman diliminden bahsediyorum, izlediğim en güzel,en mükemmel,en kusursuz vs. filmdi. Tavsiyedir..

25 Mayıs 2013 Cumartesi

The Life of David Gale

Gabriel Mann'in filmografisini incelerken karşıma çıkan 2003 yapımı Alan Parker filmi. Kodroda Kate Winslet, Kevin Spacey gibi ağır toplar bulunmasına rağmen yine de Gabriel Mann'in hatrına izledim. Kendisinin esaslı bir rolü olmasa da en azından beni filme çekti. Gerisini de ekibin geri kalanı halletti ztn.
Filmde Amerikadaki idam cezasının adilliği, uygulanırlığı, güvenilirliği vs. ana teması işleniyor. Suç, suçlu, adalet, politika, aile, fedakarlık.. hepsine hafiften dokunduruyor.
Kadro sağlam, hikaye güzel, Gabriel de var fln ama bunlar filmi sürüklemeye yeterli olmamış bi yerde. Son 15-20 dkya kadar bitse de gitsek hissiyatı doğurabiliyor. Ama sonrası fena değil. Gerek sürüklemek gerekse ters köşeye yatırmak konusunda başarılı. Gerçi ben bi yerden sonra sonu kestirebilmiştim ama emin olamayınca anlamamış imajı verdim..
Seyredilebilir, zevk alınabilir..

21 Mayıs 2013 Salı

500 Days Of Summer

2009 ABD yapımı romantik komedi..Daha önce izlediğim romantik komedilere pek benzemiyor sanki.(Hollywood yapımı olanlara tabiki) Daha kaliteli,daha seviyeli,daha gerçekçi,daha orjinal.. Oyuncu seçimi mükemmel. Karakterler tam olarak oturmuş. Sırıtmıyor.Hikayeye sözüm yok ztn de  final beni şaşırttı. Böyle birşey beklemiyordum.Sanırım bu yüzden diğer Hollywood yapımı romantik komedilerden ayrılıyor. İzlerken hiç sıkmıyor. Ztn 1,5 saatcik. Matthew Gray Gubler hatrına izlemiştim ama pişman olmadım..

30 Nisan 2013 Salı

Jodhaa Akbar

2008 Hindistan yapımı,3,5 saat film mi olurmuş dedirten ama bittikten sonra da bitmeyeydi iyiydi diye düşündüren bir film kendileri. Aşk entrika macera aksiyon tarih din komedi dram vs. herşey var. Hele aksiyon sahneleri favorim. Kılıç dersi mi aldılar yoksa dublör mü kullandılar diye düşünmekten alamadım kendimi. (Bu arada yarın ilk iş kendime bi eskrim kursu ayarlamak olacak) 
Aishwarya Rai yi daha önce Devdas da seyretmiştim sadece. Bu filmde de ordakinden bi farkı yoktu. Kıyafetler de aynı ztn. Setin birinden çıkmış dierine girmiş adeta. Belki de set de aynıdır. (Filmcity denen bi yer var sonuçta) Ha güzelliğini kıskanmakttan çatlamıyo muyuz? çatlıyoruz ama o ayrı tabi..
Hrithik Roshan için aynı şeyi söyleyemiyeceğim ama. Zindagi Na Milegi Dobaradan bambaşka. (o filmi izlerken bu kadar yakışıklı olduğunu farketmemiştim.Arkadaş fazlasıyla iyiymiş oysaki) 
Filme Amitabh Bachchan (bu isimler bu kadar karışık olmak zorunda mı??) sesiyle katkıda bulunmuş. Ha bi yerlerde yazmasa farkeder ya da önemsermiydim,tabiki hayır ama öğrendik bir kere saygılarımızı iletmeden geçmeyelim.Amitabh Bachchan yani adam sonuçta..Saygılar hürmetler..
Bu arada filmin ilk 2,5 saatlik kısmında kimseceikler ortaya atlayıp dans fln etmedi.Bi ara endişelendim başlarına bişey mi geldi acaba diye ama bi durum yokmuş neyseki.2,5 saat sonunda o geçen süreyi fazlasıyla telafi ettiler. Geri kalan zamanlarda şarkılar yine var tabiki ama kısa kısa bide danssız. Yalnız benim favorim yine Jawed Alinin şarkısı. Ne güzel bir sestir o..
Müziklere danslara oyunculara oyunculuklara falan filan deyindik bi konuya yanaşmamışız.Onunda dozunu tutturamazsak spoilera kaçabilir o yüzden uzak duruyorum. Siz izleyin ama ihmal etmeyin.

7 Nisan 2013 Pazar

Don 2

Sanırım Don filminde eleştirdiğim konular sadece beni değil herkesi aynı şekilde etkilemiş ve herkes aynı eleştirileri yapmış ki Don 2 de o sahnelerin hiç biri yoktu. Çok daha fazla aksiyon çok daha fazla macera çok daha fazla zeka ürünü şey var Don 2 de. Daha Hollywood vari bir film olmuş. Ama çok daha iyisi. Sırf Don u izledim diye izlemiştim, hatta izlemesem mi diye çok da düşünmüştüm ama iyi ki izlemişim. Bana göre gerçekten kaliteli bir iş olmuş. Aksiyonun böylesini de kotarıyormuş işte Bollywood..